OLED'ler (Organic Light-Emitting Diode) sadece birkaç nanometre kalınlığındaki ince organik malzeme katmanlarından yapılan yarı iletkenlerdir. Bu teknolojinin olağan aydınlatmanın ötesinde birkaç avantajı vardır. OLED'ler yüksek verim ve yüksek renk iletme yeteneğine sahiptirler. Esnektirler, böylece sınırlı koşulları olan mekanlarda tasarım yapıldığı zaman tasarımcılara ortama entegre olan ışık kaynakları yaratabiliyorlar.
Alman Novaled Firması "liternity" adı altında piyasaya sürdüğü cihazın ömrünü uzatan özel bir elektrot yapısı geliştirmiş. OLED'ler bu teknolojiyi kullanarak 20000 saatlik bir ömre ulaşabiliyorlar. Ne var ki, watt başına düşen yaklaşık 20 lümen verimin yüksek kalitedeki CFL ( Compact Fluorescent Light) veya mevcut LED'ler kadar iyi olmadığını ifade ediyorlar.
OLED'lerin inceliği önemli bir avantaj ve bu tavandan sarkıtılmaktan daha çok tavan üstüne doğrudan yerleştirilmesine olanak sağlıyor. Onlar bir alanı ışık kaynağı yaparak yaygın bir şekilde ışık sağlıyorlar. Bu nedenle ışık dağılımı elemanına ihtiyaç duymuyorlar ve bu da maliyeti düşürüyor. Buna karşılık rakibi olan LED'ler düz panel aydınlatma sağlamak için ışık dağılımı elemanına ihtiyaç duyan nokta kaynak teknolojisidir. Ayrıca, OLED'ler geniş alanda maksimum parlaklık kullanıyor, LED'ler küçük alanda çok yüksek parlaklık sağlıyorlar.
OLED'ler yeni aydınlatma uygulamalarının geniş yelpazesinde geleceği temsil ediyorlar. Onların şekil ve rengi birleştirerek, dekorasyonda ve ışıklı özel ortamların kişileştirilmesinde yeni bir tarz yaratacakları düşünülüyor. Aynı zamanda OLED'ler enerji tasarruflu ampullerden bile daha verimli olma potansiyelini ortaya çıkarıyorlar.
Philips Araştırma'dan bilim adamları şeffaf OLED'ler geliştirmeye doğru ilerliyorlar.
OLED aydınlatma sıradan bir aydınlatmadan daha dayanıklıdır. LED veya klasik floresan lambayla karşılaştırıldığında OLED aydınlatma daha çok günışığına benziyor ve bu görme açısından rahatlatıcı oluyor.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder